4 Ekim 2010 Pazartesi

Beyaz Ölüm



22 Temmuz gecesi bir ruya gordum. Daha once de cok etkileyici ruyalar group hemen yazmistim ama bu cok farkliydi. Cok guzeldi.  Uyandigimda hala sarhos gibiydim. Çenem uyusmus dilim tutulmustu..


Beyaz Ölüm

Ruyamda annemleydim. Annem ve ben bembeyaz giyinmistik. Gunesli bir yaz gunuydu. Otel gibi bir yerin bahcesindeydik, yuksek bir yerde kurulu bircok otelin bulundugu yemyesil bir bahce. Gazibolar, tatile gelmis insanlarin kapi onlerinde golgelerde beyaz keten pantolonlarla ve yazlik hafif kiyafetlerle oturdugu bir yesil bahce.

Benim elimde bir fotograf makinasi var kucuk otomatik olanlardan. Belli ki etrafi cekiyorum ani kalsin diye. Birden gokyuzunden binlerce beyaz kus iniyor bulundugumuz gazibonun altina hizla. O kadar beyaz ve o kadar guzel kuslar ki gozlerim kamasiyor. Kuslar neredeyse butun yeri kaplayacak kadar cok. Annemle birbirimize bir an bakiyoruz ve ben fotograf makinama sariliyorum. Annemle o bir salise icinde gozlerle anlasiyoruz. Sanki o bana diyor ki:
-Cabuk cekmelisin bu ani, konusmaya bile zaman yok hemen al makinani eline.
Ben ayni anda:
-Bu ani kesinlikle yakalamaliyim, acele etmeliyim. Onlar kus ve aninda ucup kacabilirler. Bu ani yakalamak zorundayim..
Ve elimde makina, gozume koyuyorum ve deklansore basiyorum. Flas patliyormu hatirlamiyorum ama tam fotografi cekme animda cok buyulu birsey oluyor. Sadece birkac saniye hatta salise suruyor ama annem de ben de goruyoruz o “an”i.. Karmakarisik bir sekilde civildasan ve birbiriyle kaynasan bembeyaz kuslardan 10-15 tanesi yuvarlak bir grup olusturmus el ele tutusmus gibi ve dönüyorlar! Adeta yag satarim bal satarimi oynayan cocuklar gibi. Ve o kadar muntazam ve ayni anda hareket ediyorlar ki… 10-15 kustan olusan baska bir grup da adeta asker hizasina girmis donen kuslari seyrediyorlar. O kadar mutlu gorunuyorlar ki, tarif etmesi cok zor. Cocuk masumiyetinde ve coskusunda.. O anda dunyanin en guzel olayina taniklik ettigimizi “bilerek” ve ikimiz de bu bir mucizeydi diye dusundugumuzden emin olarak birbirimize bakiyoruz, yuzumuzde kocaman bir gulumsemeyle. Ve o ani yasayan tek kisiler oldugumuzu hissederek mutluluktan birbirimize sariliyoruz. O an gozlerim doluyor. Oyle bir ani hayatimda ilk defa yasadigimi ve gercek olamayacak kadar guzel oldugunu dusunuyorum. Ve ayni anda annem de ayni seyi dusunuyor ve o olayin dunya uzerinde olan gercek bir olay olmadigindan supheleniyoruz – icimizden. Sonra annem bana donuyor diyor ki gulumseyerek ve gozleri hala saskinliktan ve olayin buyusunden iri iri:
-Cennetteydik degil mi? O gordugumuz cennette oluyordu degilmi?
Ve ben evet anlaminda basimi salliyorum, kendimden emin. Oyle birseyin olmasi ancak cennette mumkun olabilir. Gercek hayatta beyaz kuslar oyle toplanmaz ve cocuk oyunu oynar gibi hareket edemez.
Sonra elimdeki makinaya bakiyorum cektigim fotografa. Iste o an cennete gittigimizden emin oluyorum cunku fotograf yuksekten cekilmis. O anda gercekten melek olup yukselmisiz annemle ve cenneti gormusuz bir an. O an evet galiba inanmaliyim cennetin varligina, allaha inanmaliyim cunku o gercekten var ve bize bunu yasatti diye dusundugumu hatirliyorum. Ve o anin ölüm anim oldugundan eminim. Hem o karede uzerime dogru kosan buyuk beyaz-gri kopekten, hem vucuduma yayilan sicakliktan, hem de o cok ozel cennete gidip gelme aninin hayattaki herhangi bir insanin yasamasinin mumkun olamayacagina inanmamdan dolayi.. O an o kadar emindim ki o an öldügümden.. Yatagimda ruya goruyor olmama ragmen o an “ölümü” iliklerimde hissettim. Sicacik, isil isil ve bembeyaz..

Ve gozlerimi actim, karanlik otel odasinda yatagimda yatiyordum..Etrafima bakindim ölmüş oldugumu anlayabilecegim bir ipucu ariyordum.. Ve icimden seviniyordum.. Ölüm karanlik degilmis...

1 yorum:

  1. Gerçekten çok güzel bir rüyaymış,anlatışınızla gözümde bir tuval çizdim...Yorumunuz da doğru bence:)İnsanın iradesi ve aklı dışında ruhu- kalbi de bu evren hakkında bilgi toplamada bir araç-aracı bence...

    YanıtlaSil

Yorumunuz icin simdiden tesekkurler :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...